AVRUPA’DAKİ MONARŞİLER YIKILMADIKÇA, DEMOKRASİDEN SÖZ EDİLEMEZ
norveç mi dediniz, pardon norveç krallığı yani.
1789 Fransız ihtilaliyle gelen halkın kendi kendini yönetme biçimi olan cumhuriyetten halen nasibini alamamış.
Avrupa’da halen pek çok ülke krallıkla yönetiliyor ve dünyaya demokrasi dersi vermeye devam ediyorlar.
Tabi ki verdikleri demokrasi dersi o ülkelere demokrasiden çok kan, gözyaşı, sömürü, katliam, haksızlık, adaletsizlik, istikrasızlık, eşitsizlik, yıkım, parçalanma getiriyor.
Bırakın sosyalizmi, cumhuriyetin “c” sinin bile yasak olduğu norveç krallığı ve diğer krallıklarda demokrasinin “d” sinden bile bahsedilemez.
Keza mutluluk, refah vs. bunlarda bir illüzyondan başka bir şey değil bu tür ülkelerde.
“Monarşiyi istemiyoruz, aristokrasiyi istemiyoruz, soyluları istemiyoruz, hepsinin gasp ettiği mallar halka dağıtılsın, hemen şimdi cumhuriyet” gibi laflar edin bakalım nasıl mutlu norveç olunuyormuş hep birlikte görelim.
Anında norveç kraliyet (dikkat edin “halk” değil), kraliyet ordusu, kraliyet polisi, (neden kraliyet, çünkü halkı değil kraliyeti korumak, kollamakla görevliler) anında bu taleplerde bulunanların üzerine kudurmuşçasına saldırırlar.
Neden çünkü kraliyetin malı olan topraklar, ülke, devlet, servet korunmalıdır.
Sonra da tüm monarklar hep bir ağızdan “yaşasın demokrasi” diye sömürdükleri ülkelere ders versin dursun, bunun adına da medeniyet, uygarlık desinler!
Elbette bu böyle gitmeyecek, norveç dahil tüm monarşiler yıkılacak, cumhuriyete geçilecek ve eninde sonunda da sosyalist cumhuriyetler kurulacak, kimsenin bundan şüphesi olmasın.
Günümüzde kimi çevrelerin demokrasiyle yatıp kalktı şu günlerde, her ne kadar sosyalizme burun kıvırsalar da eninde sonunda insanlığın ve doğanın kurtuluşu için devrim ve sosyalizm şart.
H.H.B.
23.03.2022