Her şeyden önce insan
Koşulsuz bir sevgiyle kendini var etmek = sonradan sana giydirilmiş, takılmış ve yakıştırılmış tüm kimlik ve etiketlerin koşullandırma, kodlarını ve yargılarını aşarak, yaşadığın zammının eylem ve söylem gücüne ulaşmak, çağın insanının olmazsa olmazıdır.
Türümüz insanın varlığından günümüze kadarki yaşadığı ve geçirdiği evrimsel gelişimini ve devrimsen sıçrayış aşamalarını bilimsel olgulardan, verili bulgulardan hareketle doğru bir tarihi bakış yöntemiyle çözümleyici olmak, gelişime yol açan etki ve birikimleri, kendi zamanı içinde tüm yaşanmışlıkların algısı ve döneminin mentalitesiyle değerlendirmek, günümüz bakımından da anlaşılması için hayati öneme sahiptir.
Yaşamın araçları amaca dönüştürüldüğünde, insan kendi ürettiği, imalatını yaptığı yaratımlarının esaretine girip, bağımlılık derecesinde bir yaşamı, insanın gelişimine vurulan en büyük bir darbe durumuna dönüşür hale gelmektedir.
Mitolojiden, teolojiye, ( tanrı bilimi ) felsefeden, eğitim ve yönetim sanatlarına kadar.
Dilin, kültürün, etnik yapıların, yurt edinme, topluluk oluşumu ve kimlik yaratımı.
Her oluşumun ve olgunun kendi zaman ve mekan ( coğrafya ) gerçekliği içerisinde ele alıp, kapsam derinliği içerisinde zenginlik, tüm renkleriyle insanlığın kazanım ve miras aldığı bütünlük olarak bakabilmek, çağımız insanın yeni ahlâk yapısı ve gelişim düzeyi olacaktır.
Yaşadığımız 21, yüz yılı bilginin, birikimi ve bilimsel gelişmelerin toplumsallaşma, bilimsel teknik yüz yılı olarak, olağan üstü hızla geliştiği gerçeği, zora dayalı talanların, vahşet düzeyinde militarist katliamların, inkar ve imhaların aşılacağı, bunların yerini daha da inceltilmiş asimilasyon politikaları, bilimsel- teknik gelişime endeksli araç ve enstrümanların alacağı kesin olmakla birlikte, programlı düzeyde aktif uygulanır durumdadır.
20, yüz yılın her anlamda doğru anlaşılması ve çözümlenmesi, günümüzün gelişimi ve idraki bakımından, ayrı bir yazım konusu olmakla birlikte çok önemlidir.
Birinci ve ikinci dünya savaşları, Real sosyalizm ve emperyalizmin iki merkezden yönetilen dünya gerçeği. Milyonlarca insanın hayatına mal olması ve milyarlarca insanı etkileyerek derin yaralara, telafisi mümkün olmayan hasara yol açmıştır.
Kapitalizmin kaba vahşetini ve azgın sömürü gerçeğini frenleyen, terbiye eden Real sosyalizm, bilimsel teknik temelde gelişen emperyalist yaratıcılık karşısında, kendini yenilememe ve devlet kapitalizmi ne dönüşerek çözülmesi ve emperyalizme eklemlenmesi kaçınılmaz olmuştur. Büyük bir kaos ve kiriz içinde olan emperyalizm, küresel sermaye Real sosyalizm enkazında devralmasıyla daha da büyük bir kaotik hal almıştır.
ABD imalatı, Sovyetlere karşı kullandığı el -kaide ve özel yetiştirilmiş Usame Bin ladin üzerinden 2000, 11 Eylül ikiz kulelerin vurulması sonucu, dünyayı yeniden yeni dünya düzeni, güvenlik politikalarıyla dizaynı sonucu, 20 – yüz yılda elde edilen hakların ve özgürlüklerin aşama aşama gaspında bütün dünyaya kabullendirip suç ortaklarının cephesini genişletmiştir.
Yeni dünya düzeni ve bilimsel TEKNÎK GELÎŞÎM in dijital hızı!
Eskinin bol makyajlı yönetim gerçeği ve popülist liderlikleri. Bölgesel düzeyde ki vesayet savaşları. Yenin de yeni olmadığı, tüm makyajının dökülmesiyle, ne kadar yaşlı ve çirkin olduğunun deşifre olduğu gerçeği gizleyemez durumda olmasıdır.
Yeni dünyanın, gelişmiş merkez metropolleri Avrupa ve Amerika başta olmak üzere, küçülme daralma önlemlerinin faturasını, az gelişmiş, Orta ölçekli gelişme çabası içinde olma durumunda olan ülkeler, küresel dünyanın varoşları durumuna dönüştürülerek, Mafya vari faşist diktatörlüklerin inşası ve yönetimleri dolaylı atamalarla hâkim bir gidişatın da sonuna gelinmiş ve sürdürülebilir bir durum olmaktan çıkarak, kaos ve krizler darbelerle ayakta tutulmaya çalışılmaktadır.
Bilim en demokratik özendir.
İnsan üretimi, icraatı araçlarını bilimsel teknik gelişimi sürekli kılmakla birlikte amaç olmaktan çıkarıp, insanın yaşam aracı ve gereksinimlerine hizmet ederek, toplumsal ve sosyal gelişimin ortak üretim ve yaşam alanlarını geliştirip, genişleterek adaletin, demokrasinin ve özgürlüklerin hizmetinde kullanarak, insanlığın zihinsel ve düşünsel gelişiminde kaldıraç rolünü oynaması tek kurtuluş yoludur.
Kemal Cenik.