EMPERYALİZMİN ELİNDE OYUNCAK OLMAYIN!
17-25 Aralık ayakkabı kutusu operasyonları ve 15 Temmuz darbe girişimi; Türkiye’nin de üye olduğu nato’da müttefiki olan abd emperyalizminin istihbarat teşkilatı cia’nın tüm dünyada komünizme karşı mücadele amaçlı pek çok cemaat, tarikat, mafya, çete, ırkçı, faşistleri, … örgütlediği terör örgütlerinden fetö tarafından yapıldı! (not: akp eski m.vekili mehmet metiner “tek adam rejimini getirmek için darbeyi biz yaptık” demişti).
Bu tarihlerden önce bu terör örgütlüyle akp işbirliği halinde ülkeyi yönetiyordu.
Sonrasında adım adım araları açıldı.
Günümüzde de bu abd emperyalizmi destekli terör örgütüyle pek çok muhalif parti açık veya gizli işbirliği yapmaktadır.
Kimi muhalif partilerle fetö arasındaki açık veya gizli işbirliği taraflardan fetö’nün akp iktidarıyla açılan arasına olası bir iktidar değişikliğinde yine yeniden devlete yerleşmek, muhalefetin de akp tabanından fetö aracılığıyla aklınca oy devşirmek olduğu gibi pek çok tez ortaya atılabilir ancak hepsinden önemlisi zaten ipi abd emperyalizminin elinde olan fetö’yle, kimi muhalif partilerin ilişkilenmesinin ana nedeni onlarında ipinin abd emperyalizminin elinde olmasıdır.
İdeolojik ve politik olarak emperyalizmle bağları kopmayanların hiç bir yer, zaman, mekan koşulunda ne kapitalizme ne de faşizme karşı mücadele etmesi mümkün değildir, samimi değildir, gerçekçi değildir.
İç siyasette sözde faşizme karşı mücadele ettiğini iddia edenlerin, abd emperyalizmi ve onun komünizme karşı, terör örgütlerinden fetö ile olan ilişkisini, toplumsal muhalefet güçleri, emek, demokrasi, barış, hak, hukuk, adalet savunucusu halklar görmüştür, görmektedir ve son seçimlerde devamlı muhalif oyların azalmasının ve hatta artarak boykot etmesinin arkasındaki ana neden fetö ve abd emperyalizmiyle açık veya gizli işbirliğidir.
Elbette bir zamanlar kendisini devrimci, sosyalist, komünist tanımlayan kimi çevrelerde fetö işbirliği yapan kimi muhalif partilerin kuyruğuna takılarak zaten yetersiz olan ideolojik ve politik alt yapıları anında anarşizme oradan da liberalizme kaymalarına neden olmuş tarihsel olarak süregelen devrimci sosyalist komünist teorik ve pratik eylemsellikleri son bulmuştur.
Kapıldıkları, aldandıkları fetö süreci adım adım toplumsal muhalefet güçlerinin kimi ittifakların talebi doğrultusunda sözde akp’yi alt etmek için mhp’den ayrılan ülkücü ve fetöcü iddia edilen iyip meclise taşınmıştır (ödp g. başkanı alper taş’ın chp’den aday olup beyoğlu’nda iyip ofisde seçim yapması gibi ilginç örnekler sayılabilir) önümüzdeki seçimlerde de davutoğlu ve babacan’ın yani akp’den ayrılan islamcı, dinci, muhafazakar, gerici ve fetöcü iddia edilen partileri de meclise taşımanın startı verildi (k. kılıçdaroğlu gerekli desteği verebileceklerini söyledi).
akp projesi, sadece bir parti iktidar, hükümet projesi değil.
Halen topluma akp’yi bir parti, iktidar, hükümet gibi yansıtan muhaliflerin büyük bir çoğunluğu hata yapmaktadır.
Yaşananlar ve devam eden süreç toplumsal muhalefetin pasifizm, teslimiyet, tasfiye ve yokolulunu gerçekleştiren bir projedir.
Başlangıçta devrimci sosyalist komünist düşünce, kişilik, eylem, tarih, politikalar sözde eleştiri hakkı adı altında eleştirilmeye başlandı, ardında küfür, hakaret, itibarsızlaştırmayla devam etti, devrimci sosyalist komünist gelenekten gelenler adım adım sözde demokratik mücadele alanına çekildi demokrasi, hak, hukuk, barış, eşitlik, adalet, özgürlük, vicdan, kardeşlik gibi ucu açık herkesin her yöne çekebileceği şirin, şekerli sakızlar çiğnetildi ve süreç adım adım pasifleşip, anarşize olan ve çok kısa sürece devrimci sosyalist komünist ideolojik politik temellerini terk edip kendini liberalizmin bataklığının kollarına atıp halklardan kopan, halkla hiç bir bağı kalmamacasına pasifleşip, abd ve/veya ab’den gelecek haberlere göre hareket eden özellikle abd demokrat partililere bolca kulak veren ingiliz dış istihbaratının düzenlediği toplantılarla demokrasicilik oynayanlar asla faşizme karşı mücadele edemez tam tersine faşist diktatörlüğü besleyen emperyalizminin elinde oyuncak olurlar.
H.H.B.
27.06.2020