CUMHURİYET
Tarihsel temelleri, toplumsal kökleri ve kendi gerçeği olan ekonomik, sosyal ve kültür değerleri üzerine inşa edilen sistemler kendilerini geliştirip yeniliye bildiği oranda varlık gösterip ayakta kalmayı başarabilirler.
Aksi bir durumda, insan yaşamında da olduğu gibi belirli bir zaman diliminde sonra kendi içinde ki organ yetmezliğinden, yaşlanmaktan ve dış müdahalelerden çökmek zorunda kalırlar.
20, yüz yılın başında, iki merkezli dünya denkleminde, büyük bir coğrafyaya yayılmış kapitalist uygarlık karşısın da kendini yenileyip, dönüştürmekten uzak, iç geriliklerine mahkum edilmiş ve dış işgallere açık hale getirilmiş Osmanlı nın işgalinden, büyük bir SAVAŞ sonucu geriye elde kalan bir cumhuriyet gerçeği.
SAVAŞ süresi boyunca en büyük desteği, emperyalist işgale karşı Sovyetler Birliği Cumhuriyetinden alarak, emperyalist güçlere ve işgale karşı bağımsızlık mücadelesi Mustafa Kemal liderliğinde bu gün ki sınırları içerisinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti, bu sınırlar içinde yaşayan ve yaşam mücadelesi veren her kesimin olumlu, olumsuz gerçeğidir.
T C’nin kuruluşundaki yetmez ve yanlışlıkları, bu gün ki gerçeğinin yapısal sorunlara dönüşmesi, kendini dönüştürüp geliştirmesi nin önünde en büyük engeli oluşturduğu gibi dışa karşı hayati öneme sahip bağımlılıklarını oluşturup, klasik işgalden öte gizli, örtülü ve bağımlı bir işgal durumu ve gerçeği yaşanmaktadır.
Kapitalist batıya, emperyalizme karşı verilen savaş ve mücadele, Sovyet destekli başarıya ulaşan mücadele sonuçu kurulan T C ‘nin temel
Felsefesi adalet anlayışı hukuku, ekonomisi ve politikası Avrupa merkezli temeller üzerinde, kapitalist karakterli strateji üzerinde inşa edilmiştir.
Devlet merkezli kapitalizmi geliştirme ( devlet fideliginde ki yetiştirilen kapitalist kesim )
Bu günümüzün’de en güncel konularından olan iş bankası. Kendi ellerinle oluşturup geliştirdiğin kapitalist elit bir zümrenin egemenliğine devlet-i teslim etme durumu.
Laik demokratik cumhuriyet
Yurda sulh cihanda sulh
Söylem ve belirlemeleri siyasetin hamasetinden ve devletin maskesinden ibaret olmaktan öteye geçmemiştir.
Kapitalist elit kesimin insafına, çıkarlarına ve eline hizmetine verilen, terk edilen devlet, tepeden inme feodal toplum gelenek ve yaşamına kendini dayatarak, sömürü çıkar ilişkilerini geliştirip yaşatarak, siyaseti de kendine göre biçimlendirir ve gelişimi de kaçınılmaz dır.
Bütün etnik toplumların inkarı ve imhasına dayalı tek millet.
Diyanetin Sünni İslam mezhebine dayalı, devlet anlayışının, bütün gayrı müslimleri inkar, baskı ve asimilasyona, imhaya dayalı her türlü yaptırımı kendine hak görme.
Osmanlının son dönemine kadar kendini koruyup hayatta kalarak geliştirmeye çalışan, meslek, sanat ve aydın kesimini oluşturan Ermeni, Asuri, Süryani, Keldani, Kürt, Çerkez, Potnus, Laz ve ALEVİ inanç, kültür ve dillerine karşı çok sistemli asimilasyon inkar ve imhayı geliştirmek, cumhuriyetin kuruluş zemini olan toplumsal alt yapısını kendi elleriyle kendini tüketip, kendi oluşturduğu kapitalizme teslim olarak, uluslar üstü kapitalizmin egemenliğine sonuna kadar kapılarını açması ve hakimiyetine girmesi kaçınılmaz olmuştur.
Jeo politik ve stratejik öneme sahip olan T C nin bağımsızlığını en son tanıyan ve kabullenen ABD Marşal plânları ve yaptırımlarıyla Türkiye ‘ye büyük bir iştahla giren ve kabul görülen bir gerçekliktir.
Cumhuriyetin kuruluşunda destekçisi olan Sovyet Varşova paktına karşı, NATO nun stratejik ortağı olarak yer alıp üyeliğini geliştirip Koreye SAVAŞ cephesine sürülüp, Korenin bölünmesine âlet edilmekten kendini kurtaramadığı gibi, kahramanlık hikayeriyle yaşanan tirejedinin üstünü örtme çabası başlı başına bir felaket.
27, Mayıs askeri darbesi ve siyasetin yeniden dizaynı, günümüze kadar gelenek haline dönüştürülen darbeler mekanizması.
Dersimle başlayan Kürt ALEVİ soy kırım ının,
Koçgiri ve 27, Mayıs Çorum, Maraş ve Sivas günümüze kadar uzanan katliamlar.
Kominizm’e karşı oluşturulan ocaklar, cemaatler ve tarikatlar.
Mustafa Supi lerin karadenizde katledilmesiyle başlayan, cumhuriyetin vatan severlerine karşı imha, cezaevi, sürgünler, Ibrahim lerin, Mahir lerin ve Deniz lerin imhasına 1, Mayıs katliamı
VE 12, eylül askeri darbesi ne kadar.
TŞK nın, NTO nun elinde iç siyaseti dizayn etmekten, Kürt özgürlük hereketini imhaya odaklı ve bölgede Ortadoğuda ABD merkezli emperyalizmin çıkarlarının, ülkenin kaynakları ve değerlerinin askeri silah ve techiziati donanımı üzerinden, ülkenin ayrı bir sömürülmesin de rol oynamaktadır.
Türkiye’de siyaset ,geçmiş tarihinden günümüze kadar, yönünü halka değil, devletin temsil edildiği kapitalizmin çıkarlarına dayalı, kapitalist devlet rantına engaja edilmiş, toplumsal sorunlarda temsil ve çözümleyici olmaktan öte hamaset, yalan ve kirli bir alan olarak toplumun hafızasına işlenerek, çarpık bayağı en geri kapitalist ahlaksızlık ve hırsızlık meşrulaştırıcı bir hal almıştır.
Tek partili dönemin partisi CHP, kendi bünyesinden çıkan patiler tarafından, despotizim ve diktatörlük üzerinden eleştirilerek devletin el değişimi, devleti ve rant kaynaklarını ele geçirince CHP ‘den daha beter diktatör ve despot olmaktan yarışır haldedir.
CHP , Mutafa Kemali ideolojik bir kalkan olarak kullanarak, siyasi alandan öte kendini devletin esas sahibi kendi mülkü olarak görüp varoluşundan günümüze kadar temel yanılgıyı yaşamakta. Sol demokrat, aydın ve ALEVİ toplum zemininde ki varlığı, en büyük kötülüğü de bu kesimlere yapmakta ve zarar vermektedir.
Alevilerin katliamında, halkların soy kırımında ve devrimcilerin ve aydınların imhasın’da direk ve endirek olarak rol oynamış, sessiz kalmış ve ört bas etmek gibi bir gelenek oluşturmuştur.
Sağ muhafazakar siyasi ve partiler neyi muhafaza ettikleri ayrı bir terejedi ve vahşet.
CHP ye mualefet adı altında toplumda olusturulan tepkiyle, toplumun tüm değer yargılarını, gelenek görenek ve kültürünü yozlastirarak içini boşaltıp parçalayarak, toplumu öz değerlerine karşı yabancılaştıran, Menderesle ihaneti aleni yaşar, yaşatır bir hale getirmiştir.
Yaratılan suni milliyetçilik, ırkçılık faşizancı lığa tırmandırl dı, türklük ve türkmenlikle alakasız devletin tetikciligi noktasında katil yetiştirilen özel bir alana dönüştürüldü.
Müslümanlık adı altında, laiklik kılıfı üzerinden
Devlet ve diyanet merkezli sünni islamin her türlü siyasi parti kendine basamak yaparak devlet rantını ve devleti ele etmede kullanarak, kendi çıkar ve iktidarlarının bir kullanım aracına dönüştürdü.
97,yılık cumhuriyetin, son 20, yılık AKP siyle ve AKP nin de devletle şen, meclisi, yargıyı ve yürütmeyi tasviye edip, ataleti ortatadan kaldıran, darbe mekanizmasını sürekli hâle getiren, Türk islam hamesetini zirveye taşıyan, devlet zırhına bürünerek orduyu ve polisi iktidarı koruyabilmenin aracına dönüştüren ve ülkeyi bir aile şirketi durumuna getirerek, bütün ülke insanını kendi KORKU duvarları içinde ki hücrelerine kadar parçalanmış zindanlarına hapseden ve korkuya dayalı bir mafya raconu Türkiyenin en son hali.
Mafya vari bir devlet.
Terörize edilen siyaset.
Kirminalize edilen toplum yapısı.
Türkiye Cumhuriyeti’nin son hali.
Bu durumuyla, içinde ki biriken köklü kalıtsal ve güncel sorunlar, dışarıdan kuşatılmış ağır bağımlılıklar, üzerinde temellenmiş olduğu 100, yıl önceki osmanlı nın son hali ve bu gün ki Türkiye’nin geldiği ve bu haliyle gidecek yerinin kalmadığı gerçeği .
20, yüz yılın başında ki cumhuriyetin kurucu güçleri olan kültürler, halklar inançlar ve diller, inkara, imhaya ve asimilasyona maruz kalmış, sistem tarafından ötekileştirmeden kaynaklı her türlü mağduriyeti yaşayan ülkenin bileşenleri olarak, bitirilen cumhuriyeti,21,yüz yılada da yeniden demokratik öz ve esaslara dayalı, insan hak ve özgürlüklerinin atalet ve hukuk çerçevesi içerisinde yasal güvenceye kavuşturulacağı yeni bir anayasa kaçınılmaz dır.
Kemal Cenik.